Başak Sönmez/Güncel Posta
Son günlerde ülkece birbirimize kenetlenmemiz ve destek olmamız gereken günler yaşadık. Ve hala yaşıyoruz… Yaşanan yangınlar ve seller çok üzücü kayıplara sebep oldu. Hala bu kayıpların etkileri yaşanırken birçok insan hayatına kaldığı yerden devam etmeye başladı ve hatta belki unuttu bile.
“Küresel olarak yaşanan iklim krizinin de büyük etkisi olan bu olaylara, sürdürülebilir olarak nasıl katkı olabilirim, ben ne yapabilirim” soruları günlük hayatın akışında, hep aklımın bir köşesinde yankılanıyor.
Her birimizin becerileri ve imkanları olay yerine gidebilmeyi, yardım edebilmeyi kalplerimizden geçtiği şekliyle sağlamıyor. Bu, kendimizi duyarsız hissetmemize sebep olabiliyor ve hatta yaşadığımız anın konforundan vicdan azabı duymamıza.
Sosyal medyadan canlı yayınları akan göz yaşlarım eşliğinde izlerken tekrar sordum:
“Ben, bunu değiştirmek için ne yapabilirim?”
Devletlerin sorumluluğu ve yapabilecekleri burada tabii ki çok büyük. Toplumsal olarak yapabileceklerimiz de mevcut. Bunun yanında bir şeyleri değiştirmek istiyorsak değişime önce kendimizden başlamamız gerek. İklim krizinin sebep oldukları çok açık ve öngörülebilir. Peki ben iklim krizine sebep olacak neler yapmıştım?
Yeni sorum:
“Ben kendimde neyi değiştirirsem bütünün yararına hizmet eden; dünyaya, doğa anaya, hayvanlara ve insanlara katkı olabilirim?”
Kendi adıma aldığım cevaplar şu şekildeydi;
-Daha az çöp üretebilirim. Yanımda yıkanabilir su şişesi, pipet, çatal-kaşık taşıyabilir ve tek kullanımlık plastik kap, poşet gibi doğada çözülemeyen, üretim aşamasında tonlarca su harcanan, havanın kirlenmesine sebep olan ürünler kullanmayabilirim. Kâğıt havlu ve peçete yerine yıkanabilir mendil ve havlular kullanabilirim.
-Tüketim çılgınlığının bir parçası olmayabilir kıyafetlerimi, ayakkabılarımı daha uzun süre kullanabilirim. Kullanmadıklarımı bir başkasına verebilir ya da kullanılabilir hale getirebilirim.
-Temizlik malzemelerimi kendim yapabilir kullanım sonrasında doğaya zarar vermesine engel olabilirim.
-Vegan beslenebilirim. Milyonlarca hayvanın sömürülmesine engel olabilir, zaten doğal olmayan bir üretim sonucu yaşayan ama yaşayamayan hayvanlar için kullanılan tonlarca su, yem için kullanılan hektarlarca alanın geri kazanılmasına yardımcı olabilirim. -Ki kişisel görüşüm sömürünün bunun için yeterli olması-
-Mevsimi olan meyve ve sebzeleri seçebilirim. İhtiyacımdan fazlasını yemeyebilirim.
Ve daha onlarcası…
Pandemi sürecinde nasıl ki; önceliğimiz aşıyı bulmak değil, maske kullanıp kişisel temizliğimize özen göstermek yani bireysel sorumluluğumuzu yerine getirmek olduysa burada da ilk yapacağımız şey değişime kendimizden başlamak olmalı. Yazdıklarım benim için öncelikli olanlardı. Çok daha fazlası mevcut. Yavaş yavaş ve sindirerek değiştirmek bunu sürdürülebilir bir hale getirecektir. Sadece bir yerden başla yeter.
